20 Haziran, dünyadaki mültecilerin durumu ve sorunlarını kamuoyuyla paylaşmak ve bu konuda bir bilinç oluşturmak için “Dünya Mülteciler Günü” olarak ilan edilen önemli bir gündür. Günümüzde dünya çapında en az 79,5 milyon insan savaş, çatışma ve baskı sonucunda evlerini ve ülkelerini terk etmek zorunda kalmış durumdadır. Bu nüfusun 26 milyonu mülteci statüsü taşırken, 45 milyonu ülke içinde yerinden edilmiş ve 4 milyonu da sığınmacıdır. Mevcut mülteci rejimi, milyonlarca kişiye uluslararası koruma sağlamayı başarsa da, bugün hâlâ bu konuda ciddi sorunlar mevcuttur. Bu alandaki hukuki düzenlemeler yetersiz kalırken, artan güvenlikleştirme ile sınırlarda yükselen güvenlik duvarları, tel örgüler ve tekne facialarıyla her gün insan hayatının sınırlardan önce geldiği gerçeğinin unutulduğu insanlık trajedilerine şahit oluyoruz.
Bu yıl aynı zamanda mülteci korumasına dair en önemli uluslararası yasal çerçeveyi sunan 1951 tarihli Mültecilerin Hukuki Statüsüne İlişkin Birleşmiş Milletler (BM) Sözleşmesi’nin 70. yıldönümünü kutluyoruz. Önemli eksiklikleri nedeniyle çok eleştirilmesine rağmen, 1951 Sözleşmesi hâlâ evrensel bir karaktere sahip ilk ve tek bağlayıcı mülteci koruma aracıdır. 2011'de başlayan Suriye kitlesel göçünün ardından, birçok ülkenin mülteci kabulü konusunda ihtiyaç duyulan siyasi irade ve dayanışmayı gösterememesi, güvenli kabul koşullarının ve mülteci koruma mekanizmalarının yaratılamaması nedeniyle, süreç 2015'te fiili bir insani krizle sonuçlanmıştı. Mevcut sorunlar ile yeni ihtiyaçlara yanıt olmak ve mültecilerin korunmasına dair daha iyi bir küresel yönetişim için Birleşmiş Milletler, 2018'de BM Küresel Mülteci Mutabakatı’nı kabul etti. Öte yandan, geçtiğimiz yılın Eylül ayında Avrupa Komisyonu, Avrupa Birliği'nin Yeni Göç ve İltica Paktı’nı yayınladı. Ancak, her iki metin de mültecilerin korunması adına etkili bir mekanizma sağlamaktan uzaktır. Bugün, bunu sağlamak üzere devletler arasında sorumluluk paylaşımı ve dayanışmadan ziyade, güçlenen geri dönüş politikaları ve yaygın sınır dışı etme pratikleriyle göç ve iltica alanında artan bir güvenlikleştirmeyle karşı karşıyayız.
20 Haziran Dünya Mülteciler Günü'nde, gerek dünyada gerekse 4 milyondan fazla uluslararası ve geçici koruma altındaki kişinin yaşadığı ülkemizde, ilgili tüm aktörlerin acilen harekete geçme gereğinin altını önemle çiziyoruz.